Bir iş arayan olarak, bir görüşme sonrasında yaşanan en sinir bozucu deneyim, işverenden yanıt alamamaktır. İş aramaya devam etmeniz mi yoksa onların geri bildirimlerini mi beklemeniz gerektiğini bilmeden sizi karanlıkta bırakır. Bu makale, bir görüşmeden sonra yanıt alamadığınızda takip etmeniz gereken ipuçları ve stratejiler sağlamayı amaçlamaktadır.
Bu makalede şunları kazanmayı bekleyebilirsiniz:
- İşverenlerin bir görüşmeden sonra neden geri bildirimde bulunmadığının anlaşılması.
- Bir görüşmeden sonra nasıl takip edileceğine dair adım adım kılavuz.
- Takip sırasında ne söylenmesi ve ne söylenmemesi gerektiğine dair ipuçları.
- Takip e-posta şablonları ve telefon komut dosyaları örnekleri.
- İşverenden yanıt alma şansınızı artıracak stratejiler.
- İşverenden hâlâ haber alamıyorsanız ne yapmanız gerektiğine dair tavsiyeler.
Bu makalenin sonunda takip sürecini daha iyi anlayacak ve işverenden yanıt alma şansınızı artıracak araç ve bilgilerle donatılmış olacaksınız. Geri bildirim eksikliğinin cesaretinizi kırmasına izin vermeyin, durumun sorumluluğunu üstlenin ve bir profesyonel gibi takip edin.
İşverenler Neden Yanıt Vermiyor?
Bir röportajda başarılı olduktan sonra, işe alım şirketinden haber alamamak cesaret kırıcı olabilir. Basit bir süreç gibi görünse de işverenlerin görüşme sonrasında yanıt vermemesinin birkaç nedeni vardır.
İşverenlerin görüşmeden sonra yanıt vermemesinin yaygın nedenleri
Çok fazla başvuru sahibi: Bir şirket çok sayıda başvuru alırsa her adaya yanıt veremeyebilir. Bu, özellikle iş ilanının şirketin tüm başvuru sahiplerine yanıt vereceğini açıkça belirtmediği durumlarda geçerlidir.
Önceliklerin değişmesi: Bazen bir şirketin öncelikleri görüşme sürecinden sonra değişir. Bu, artık pozisyonu doldurmadıkları, farklı becerilere sahip bir aday aramaya karar verdikleri veya pozisyonu şirket içinde doldurmaya karar verdikleri anlamına gelebilir.
Teknik zorluklar: Şirketler işe alım yazılımlarında veya e-posta sistemlerinde iletişimin bozulmasına neden olabilecek sorunlar yaşayabilir. Bazı durumlarda e-posta yanlış adrese gönderilmiş olabilir veya spam filtresine yakalanmış olabilir.
İşverenin kararını etkileyebilecek, adayın kontrolü dışındaki faktörler
Bütçe kısıtlamaları: Bir şirket bir adayı işe almak istese bile bunu yapacak bütçeye sahip olmayabilir. İşe alma yöneticisi, sevdiği adayı seçmekle şirketin bütçe gereksinimlerini karşılamak arasında zor bir kararla karşı karşıya kalabilir.
Zamanlama: Bazen bir şirket bir adayı işe almak isteyebilir ancak acil bir ihtiyacı olmayabilir. Sonuç olarak pozisyonu daha sonraki bir tarihe kadar doldurmayı erteleyebilirler. Ek olarak, işe alım yöneticisi görüştüğü diğer adayların işe daha uygun olup olmadığını görmek için bekliyor olabilir.
İç politika: İç politika aynı zamanda bir şirketin bir adayı işe almama kararında da rol oynayabilir. İşe alma yöneticisinin işe alım sürecinde payı olabilir ve şirketteki diğer kişilerden etkilenebilir. Alternatif olarak adayın farkında olmadığı şirket politikaları veya tercihleri de olabilir.
İşe alım kararları söz konusu olduğunda birçok faktörün rol oynadığını unutmamak önemlidir. Bir şirketten yanıt alamamak sinir bozucu olsa da, neden yanıt vermediklerine dair her zaman net bir yanıt yoktur. Ancak adaylar profesyonel bir şekilde takip ederek durum hakkında netlik kazanabilir ve iş arama süreçlerinde ilerleyebilirler.
Takip Etmenin En İyi Yolları
Bir röportajın ardından muhtemelen işe alım müdüründen veya işe alım görevlisinden haber almak için sabırsızlanıyorsunuz. Peki yanıt alamadıysanız ne yapmalısınız? Aşağıda takip için bazı stratejiler ve zamanlama ve sıklığa ilişkin hususlar yer almaktadır:
Mülakat sonrasında takip stratejileri
Teşekkür notu gönderin: Takip etmenin en kolay ve etkili yollarından biri, görüşmeyi yapan kişiye veya görüşmeyi yapan kişiye bir teşekkür notu göndermektir. Bu sadece onların zamanına olan takdirinizi göstermekle kalmaz, aynı zamanda akılda kalmanıza da yardımcı olur.
E-posta takibi: Yaklaşık bir hafta geçmesine rağmen yanıt alamazsanız, başvurunuzu takip etmek için kibar bir e-posta göndermeyi düşünün. Pozisyona olan ilginizi yinelediğinizden ve görüşme sırasında belirtmeyi unuttuğunuz ek bilgileri eklediğinizden emin olun.
Telefon görüşmesi: Birkaç hafta geçmesine rağmen hâlâ herhangi bir iletişim göremiyorsanız, telefon görüşmesi yapmayı düşünün. Bir telefon görüşmesinin daha müdahaleci olabileceğini unutmayın; bu nedenle bu stratejiyi dikkatli kullanın.
Takiplerin zamanlaması ve sıklığına ilişkin hususlar
Zamanlama: Mülakatçıya veya işe alım görevlisine başvurunuzu incelemesi ve sizinle iletişime geçmesi için yeterli zaman vermeniz önemlidir. Mülakat sırasında veya iş ilanı sırasında bir zaman çizelgesi belirtmişlerse, takip etmeden önce bu zaman çizelgesinin geçmesini bekleyin. Aksi takdirde, takipten en az bir hafta önce vermek iyi bir kuraldır.
Sıklık: Geri bildirim almak için istekli olmak anlaşılabilir olsa da, işe alım yöneticisini veya işe alım görevlisini çok fazla takiple bombardımana tutmak ters etki yaratabilir. Genel bir kural, haftada bir defadan fazla takip etmemek ve yalnızca bu süre içinde herhangi bir iletişim almadığınız takdirde takip etmektir.
Mülakat sonrası takip, iş başvuru sürecinin önemli bir parçasıdır. Bu stratejileri kullanarak ve zamanlamayı ve sıklığı göz önünde bulundurarak, işvereninizden haber alma ve hayalinizdeki işe ulaşma şansınızı artırabilirsiniz.
Profesyonel Bir Takip E-postası Hazırlamak
Röportajınızın ardından bir teşekkür notu gönderdikten sonra, yanıt alıp alamayacağınız konusunda endişelenmeniz alışılmadık bir durum değildir. Güçlü bir takip e-postası hazırlamak yalnızca endişenizi hafifletmekle kalmaz, aynı zamanda olumlu yanıt alma şansınızı da artırır.
Etkili bir takip e-postası hazırlamak için bazı ipuçları:
Net bir konu satırı kullanın: Konu satırınızın net ve kısa olduğundan ve alıcının gelen kutusunda göze çarptığından emin olun. “Takip” veya “röportaj” gibi anahtar kelimeler kullanmayı düşünün.
Dostça bir selamlamayla başlayın: Alıcıya adıyla hitap edin ve sizinle röportaj yapmaya zaman ayırdığı için ona teşekkür edin.
Zamanlarını takdir edin: Sizinle görüşmek için harcadıkları zaman için takdirinizi gösterin ve pozisyona olan ilginizin devam ettiğini ifade edin.
Belirli bir konudan bahsedin: Röportaj sırasında öne çıkan belirli bir konu veya tartışma noktası varsa, bunu e-postanızda belirtin. Bu, görüşme sırasında dikkatinizi verdiğinizi ve hala aktif olarak görüşmeye devam ettiğinizi gösterir.
Bir eylem çağrısıyla bitirin: Pozisyona olan ilginizi yineleyerek ve ikinci bir görüşme veya işe alım kararı gibi sonraki adımları isteyerek e-postanızı kapatın.
Takip e-postanızı farklı durumlar için özelleştirmek de yararlı olabilir. Başlangıç noktası olarak kullanabileceğiniz örnek bir e-postayı burada bulabilirsiniz:
Sayın [İşe Alma Müdürünün Adı],
Geçen hafta benimle buluşmaya zaman ayırdığınız için tekrar teşekkür ederim. [Şirket Adı] ve [Pozisyon Başlığı] rolü hakkında daha fazla şey öğrenmek hoşuma gitti. Pozisyona olan ilgimin devam ettiğini belirtmek ve benden ihtiyacınız olan herhangi bir ek bilgi olup olmadığını görmek için takip ediyorum.
Röportajda [belirli bir konuyu] tartıştık ve becerilerimi ve deneyimlerimi [şirkete/projeye/ekibe] katkıda bulunma fırsatı konusunda heyecanlıyım. Benden ihtiyacınız olan başka detaylar varsa lütfen sormaya çekinmeyin.
Zaman ayırdığınız ve değerlendirdiğiniz için teşekkür ederim. Yakın zamanda sizden haber almayı sabırsızlıkla bekliyorum.
Saygılarımla,
[Adınız]“`
Takip e-postanızın olumlu bir izlenim bırakmak ve pozisyona olan ilginizi göstermek için bir fırsat olduğunu unutmayın. Yanıt alma şansınızı en üst düzeye çıkarmak için mesajınızı profesyonel, kısa ve spesifik duruma göre özelleştirilmiş tutun.
Ne Zaman Aramalı ve Ne Söylemeli?
Bir röportajın ardından takip etmeye gelince, bazen bir e-posta yeterli olmaz. E-postanıza yanıt alamadığınız durumlarda telefon görüşmesi gerekebilir. Ancak, ısrarcı veya çaresiz görünmekten kaçınmak için ne zaman arayacağınızı ve ne söyleyeceğinizi bilmek önemlidir.
E-posta Yeterli Olmadığında: Telefon Görüşmesi Yapmak
Takip e-postanızı göndermenizin üzerinden birkaç gün geçtiyse ve yanıt alamadıysanız, telefonu açmanın zamanı gelmiş olabilir. İşveren özellikle “telefon görüşmesi yapılmayacağını” belirttiyse buna saygı duymanın ve yalnızca e-posta iletişimine bağlı kalmanın en iyisi olduğunu unutmayın. Ancak böyle bir talimat verilmediyse telefon görüşmesi, takibin daha kişisel ve etkili bir yolu olabilir.
Takip Telefon Görüşmesi Sırasında Söyleneceklere İlişkin Komut Dosyaları
Aradığınızda kendinizi tanıttığınızdan ve işverene başvurduğunuz pozisyonu ve görüşmenizin ne zaman gerçekleştiğini hatırlattığınızdan emin olun. Ses tonunuzu dost canlısı ve profesyonel tutun ve konuşmak için iyi bir zaman olup olmadığını mutlaka sorun.
Takip eden bir telefon görüşmesi sırasında kullanabileceğiniz birkaç potansiyel komut dosyası:
- Komut Dosyası 1: Merhaba [İşveren Adı], ben [Adınız], [Pozisyon] rolü için arıyorum. Umarım seni kötü bir zamanda yakalamıyorumdur; şimdi sohbet etmek için iyi bir zaman mı?
- Senaryo 2: Günaydın, [İşverenin Adı], ben [Adınız], [Pozisyon] işini takip ediyorum. Senden haber alamadığım için üsse ulaşmak istedim ve herhangi bir güncelleme var mı diye kontrol etmek istedim.
- Senaryo 3: Merhaba [İşveren Adı], bu [Adınız]. [Pozisyon] işi için benimle görüşmeye zaman ayırdığınız için size tekrar teşekkür etmek istedim. Sonraki adımlarla ilgili herhangi bir güncelleme olup olmadığını görmek için takip etmek istedim.
Bu senaryolar yalnızca bir başlangıç noktasıdır; bunları kendi tarzınıza ve durumunuza uyacak şekilde kişiselleştirmekten çekinmeyin. İşverene zaman ayırdığı ve gösterdiği ilgi için teşekkür ederek aramayı bitirmeyi ve pozisyonla ilgilendiğinizi onlara bildirmeyi unutmayın.
E-posta takip için harika bir başlangıç yöntemi olsa da, telefon görüşmesinin gerekli olduğu zamanlar da vardır. Samimi, profesyonel bir dil kullanarak ve işverenin zamanına saygılı davranarak, yanıt alma ve potansiyel olarak işe alım sürecinde ilerleme şansınızı artırabilirsiniz.
Çevrimiçi Varlığınızı Kontrol Etme
Günümüzün dijital çağında, işverenlerin işe alım süreçlerinin bir parçası olarak adaylarının sosyal medya profillerini kontrol etmesi yaygındır. Bu, başvuranın karakteri ve sosyal davranışı hakkında daha kapsamlı bir anlayış elde etmek için yapılır. İşverenler, çevrimiçi kişiliği şirket değerleriyle uyumlu ve markalarını olumlu şekilde temsil etme potansiyeline sahip kişileri işe aldıklarından emin olmak istiyor.
İşverenler neden adayların sosyal medya profillerini kontrol edebilir?
İşverenler, iş adayının çevrimiçi varlığını çeşitli nedenlerle inceleyebilir:
- Adayın iletişim ve sosyal becerilerini değerlendirmek
- Özgeçmişte verilen bilgileri doğrulamak için
- Adayın profesyonelliğini ve muhakemesini ölçmek
- Adayın düzensiz veya uygunsuz davranış geçmişi olmadığından emin olmak için
- Şirketin imajına olumsuz yansıyabilecek yasa dışı faaliyetleri, uyuşturucu kullanımını veya saldırgan gönderileri kontrol etmek
Olumlu bir çevrimiçi kişilik sağlamak için ipuçları
Özellikle iş arıyorsanız, çevrimiçi ortamda olumlu bir imaja sahip olmak çok önemlidir. İyi bir çevrimiçi itibarı korumak için bazı pratik ipuçları:
1. Kendiniz Google’layın
Bir işe başvurmadan önce, hakkınızda çevrimiçi olarak hangi bilgilerin mevcut olduğunu görmek için kendinizde bir Google araması yapın. İşi güvence altına alma şansınızı engelleyebileceği için her türlü olumsuz veya uygunsuz içeriği kaldırın.
2. Sosyal medya hesaplarınızı profesyonel tutun
Sosyal medya profillerinizi temiz tuttuğunuzdan, siyasi ve dini paylaşımlardan ve uygunsuz dil veya görüntülerden uzak tuttuğunuzdan emin olun. Becerilerinizi, başarılarınızı ve hobilerinizi sergilemek, işe alma yöneticisine mükemmel bir izlenim sağlayabilir.
3. Gizlilik ayarlarını kullanın
Sosyal medya hesaplarınızın gizlilik ayarlarını da yalnızca güvendiğiniz kişilerin kişisel bilgilerinizi görebileceği şekilde ayarladığınızdan emin olun.
4. Çevrimiçi etkinliklerinize dikkat edin
Çevrimiçi davranışlarınıza, yorumlarınıza ve beğenilerinize dikkat edin. Birini rahatsız edebilecek tartışmalı görüşler yayınlamaktan kaçının. Ayrıca mevcut işinizde işvereninizin görmesini istemediğiniz hiçbir şeyi paylaşmayın.
5. Çevrimiçi varlığınızı izleyin
Kötü niyetli kişilerin saldırılarını önlemek için çevrimiçi varlığınızın kontrolünü elinizde tutun. Çevrimiçi varlığınızı izlemek ve olumsuz içerikle ilgili uyarılar almak için BrandYourself veya Reputology gibi web sitelerini kullanın.
Olumlu bir çevrimiçi varlığı sürdürmek, iş arama sürecinizin önemli bir yönü olmalıdır. Çevrimiçi faaliyetlerinize dikkat ederek ve bu ipuçlarını takip ederek, hayalinizdeki işi güvence altına almak ve iyi karakterinizi korumanızı sağlamak için kendinizi desteklemiş olursunuz.
İş Aramaya Devam Ediyorum
Her ne kadar göz korkutucu görünse de, bir veya daha fazla potansiyel işverenden yanıt bekliyor olsanız bile iş aramaya devam etmek önemlidir. Bunun çoğu zaman başarıya yol açabilecek akıllıca bir strateji olmasının birkaç nedeni vardır.
Öncelikle yanıt beklemek uzun ve öngörülemeyen bir süreç olabilir. Bir veya iki gün içinde geri dönüş alabilirsiniz veya işverenden herhangi bir geri bildirim almanız haftalar, hatta aylar sürebilir. Ek olarak, yanıt verilmemesi, işin artık mevcut olmadığı veya pozisyon için seçilmediğiniz anlamına gelebilir ve bu da size zaman kaybı ve yedek plan kalmaması anlamına gelebilir.
İş aramaya devam etmenin bir başka nedeni de, beklentilerinizi genişletmesi ve size daha fazla seçenek sunmasıdır. Kalbiniz belirli bir şirkete veya pozisyona odaklanmış olsanız bile, seçeneklerinizi açık tutmak ve becerileriniz, deneyiminiz ve ilgi alanlarınızla uyumlu diğer fırsatları keşfetmek akıllıca olacaktır. Orada sizi hangi heyecan verici fırsatların beklediğini asla bilemezsiniz!
Son olarak, iş aramaya devam etmek iş piyasasına aktif ve aktif kalmanıza yardımcı olur ve bu da uzun vadede karşılığını verebilir. Motivasyonunuzu ve tutarlılığınızı koruyarak diğer profesyonellerle ağ kurabilir, yeni iş fırsatları hakkında bilgi edinebilir ve potansiyel işverenlerle ilişkiler kurabilirsiniz. Bu, daha iyi iş fırsatlarına ve kariyerinizde genel başarıya yol açabilir.
Peki, iş arama sırasında nasıl motive kalabilirsiniz? Odaklanmanızı ve enerjinizi korumanıza yardımcı olacak bazı stratejiler şunlardır:
Ulaşılabilir hedefler belirleyin: İş aramanızı, her gün veya her hafta üstesinden gelebileceğiniz daha küçük, yönetilebilir görevlere bölün. Bu, işverenlerden hemen haber alamasanız bile ilerleme ve başarı duygusu hissetmenize yardımcı olabilir.
Düzenli kalın: Şirket, pozisyon ve başvuru tarihi dahil olmak üzere başvurduğunuz işlerin kaydını tutun. Bu, daha sonra takip etmenize ve hangi konumlardan yanıt aldığınızı takip etmenize yardımcı olabilir.
Mola verin: İş aramak stresli ve bunaltıcı olabilir, bu nedenle düzenli aralar vermek ve kişisel bakım faaliyetlerine zaman ayırmak önemlidir. İster egzersiz yapın, ister kitap okuyun, ister sevdiklerinizle vakit geçirin, fiziksel ve zihinsel sağlığınıza dikkat ettiğinizden emin olun.
Ağ: Ağ oluşturma etkinliklerine katılın, sektörünüzdeki arkadaşlarınıza ve meslektaşlarınıza ulaşın ve profesyonel derneklere katılın. İlişkiler kurmak ve bağlantılar kurmak, yeni iş fırsatları bulmanıza ve iş piyasasında daha etkili bir şekilde gezinmenize yardımcı olabilir.
Olumlu kalın: İş aramak zorlayıcı olabilir ancak iyimser ve umutlu kalmak önemlidir. Sunabileceğiniz değerli becerilere ve deneyime sahip olduğunuzu ve doğru işin sizi beklediğini unutmayın.
Bir görüşmeden sonra bir yanıt beklemek stresli olsa da seçeneklerinizi açık tutmak ve iş aramaya devam etmek önemlidir. Motivasyonlu, düzenli ve pozitif kalarak doğru işi bulma ve kariyerinizde başarıya ulaşma şansınızı artıracaksınız.
Reddedilmeyle Başa Çıkmak
Bir röportajda her şeyinizi ortaya koyduktan sonra reddedilmek yıkıcı olabilir. Ancak reddedilmenin, aday veya kişi olarak değerinizin bir yansıması olmadığını unutmamak önemlidir. Bunun yerine, büyüme ve kendini yansıtma için bir fırsattır.
Bir iş görüşmesinden sonra reddedilmeyle başa çıkmak
Bir iş görüşmesinden sonra reddedilmeyle baş etmenin ilk adımı, duygularınızı hissetmenize izin vermektir. Hayal kırıklığına uğramak, hüsrana uğramak ya da üzgün olmak normaldir. Bu duyguları kabul etmeye ve onları işlemeye zaman ayırın. Reddedilmenin yaygın bir durum olduğunu ve bunun en nitelikli adayların bile başına gelebileceğini unutmamak önemlidir.
Kendinize süreç için zaman verdikten sonra odağınızı geleceğe çevirmeye çalışın. İyileştirilecek alanlar hakkında fikir edinmek için işverenden veya işe alım görevlisinden geri bildirim isteyin. Mülakat becerilerinize veya iş arama stratejinize ince ayar yapmak için bu geri bildirimi kullanın. Ayrıca, bir sonraki iş görüşmeniz için deneyiminiz üzerinde düşünebilir ve tehlike işaretlerini veya kişisel tercihlerinizi belirleyebilirsiniz; bu, gelecekteki görüşmelere daha iyi hazırlanmanıza yardımcı olacaktır.
Reddedilmeyi büyüme fırsatı olarak yeniden çerçevelemek
Reddedilmeyi bir fırsat olarak görmek zor olabilir, ancak gelişen bir zihniyet yardımcı olabilir. Reddedilmenin yarattığı hayal kırıklığı üzerinde durmak yerine, buna kişisel ve profesyonel gelişim için bir şans olarak yaklaşın. Aldığınız geri bildirimleri becerilerinizi geliştirmek, yeni bir bakış açısı kazanmak ve daha iyi bir aday olmak için kullanın.
Deneyimden öğrendikleriniz üzerinde düşünmek için biraz zaman ayırın. Güçlü ve zayıf yönlerinizi, kişisel tercihlerinizi veya kariyer hedeflerinizi daha net anladığınızı fark edebilirsiniz. Bu daha derin anlayış, iş aramanıza rehberlik etmenize yardımcı olabilir ve gelecekteki görüşmelerde size rekabet avantajı sağlayabilir.
Bir fırsatın işe yaramaması diğerlerinin de işe yaramayacağı anlamına gelmediğini unutmayın. Pozitif kalın ve kendinizi ortaya koymaya devam edin. Her görüşme, öğrenmek ve gelişmek için bir şanstır ve reddedilme, doğru kişiyi bulmaya yönelik uzun bir yolculukta sadece bir an.
Ne Zaman Devam Edilmeli?
Yakın zamanda bir veya iki görüşmeden geçtiyseniz ve potansiyel bir işverenden yanıt alamadıysanız, bir iş fırsatından ne zaman ayrılma zamanının geldiğine karar vermek zor ama gerekli bir karar olabilir. Bazı aday eleme süreçleri diğerlerinden daha uzun sürebilirken, birkaç haftadır yanıt alamadan bekliyorsanız bu genellikle başka fırsatlara geçmeniz gerekebileceğinin bir işaretidir.
İşte bir işverenin ilgilenmeyebileceğine ve artık yola devam etme zamanının gelebileceğine dair bazı işaretler:
1. Mülakattan sonra başka iletişim yapılmaz
Görüşmeyi yapan kişi size belirli bir tarihe kadar geri dönüş yapacaklarını belirttiyse ve bu tarihten sonra hiçbir şey duymadıysanız, bu işverenin ilgilenmediğinin bir işareti olabilir. Ayrıca, e-posta, telefon ve LinkedIn gibi farklı iletişim kanallarını kullanarak defalarca takipte bulunduysanız ve işvereninizden hâlâ bir yanıt alamadıysanız, muhtemelen işvereniniz başka bir yola yönelmiştir.
2. Hızlı veya genel geri bildirim
Bir işveren bir adayla gerçekten ilgilendiğinde, genellikle belirli geri bildirimde bulunmak ve sonraki adımlar hakkında konuşmaya zaman ayıracaktır. Mülakattan sonra aldığınız geri bildirim genel veya aceleye getirilmişse, çok az ayrıntı veya ayrıntıya sahipse, bu işverenin ilgilenmediğinin bir işareti olabilir.
3. Mülakat sırasında heyecan eksikliği
Görüşme sırasında görüşmeci ilgisiz görünüyorsa, ilgisiz görünüyorsa veya süreç boyunca acele ediyorsa bu, şirketin gerçekten ilgilenmediğinin bir göstergesi olabilir. Görüşmeyi yapan kişiyle çok az yakınlık hissettiyseniz ve performansınız veya nitelikleriniz hakkında çok fazla geri bildirim almadıysanız, devam etmeyi düşünebilirsiniz.
4. Pozisyon artık duyurulmuyor
Başvurduğunuz işin artık şirketin web sitesinde veya iş ilanı panosunda listelenmediğini fark ederseniz, bu, pozisyonun dolduğunun veya şirketin artık aktif olarak işe alım yapmadığının bir işareti olabilir. Durumun her zaman böyle olmadığını akılda tutmak önemlidir, ancak bu size başvurunuzun durumu hakkında biraz fikir verebilir.
5. Takibinize yanıt yok
Mülakatın ardından takip, iletişimi açık tutmak ve güçlü aday-işveren ilişkilerini sürdürmek için önemli bir adımdır. Ancak takip girişimlerinizden sonra yanıt gelmezse, devam etmek en iyisi olabilir.
Bir yanıt beklemek sinir bozucu olabilir, ancak bir iş fırsatından ne zaman ayrılmanın zamanı geldiğini bilmek size çok fazla zaman ve enerji tasarrufu sağlayabilir. Bu işaretlere dikkat etmek, bilinçli bir karar vermenize ve iş aramaya güvenle devam etmenize yardımcı olabilir.
Uzun Süre Yanıt Alamayınca Takip Ediyorum
Bir görüşmeden sonra işvereninizden yanıt alamadıysanız umudunuzu kaybetmemeniz önemlidir. Uzun bir sürenin ardından takip etmek göz korkutucu olabilir, ancak aynı zamanda yeniden bağlantı kurmak ve kendinizi kararlı ve ısrarcı bir aday olarak sunmak için bir fırsat da olabilir. Bu bölümde, uzun bir süre yanıt alınamaması durumunda nasıl takip yapılacağını tartışacağız ve işverenlerle yeniden temas kurmaya yönelik etkili stratejileri paylaşacağız.
Yanıt Verilmediğinde Takip Nasıl Yapılır?
Belirli stratejilere dalmadan önce, yanıt alınamadığında nasıl takip yapılacağını anlamak önemlidir. Akılda tutulması gereken bazı en iyi uygulamalar şunlardır:
- Sabırlı olun: İşe alma süreçleri zaman alabilir, bu nedenle işverene ulaşmadan önce en az bir veya iki hafta süre tanıyın.
- Kibar olun: İletişiminizde profesyonel ve nazik kalmayı unutmayın.
- Açık olun: Takip etme amacınızı açık ve net bir şekilde belirtin ve ilgili tüm bilgileri sağlayın.
Bunları akılda tutarak, işverenlerle yeniden iletişim kurmaya yönelik bazı stratejiler şunlardır:
İletişimi Yeniden Kurmaya Yönelik Stratejiler
1. Bir Takip E-postası Gönderin
Yanıt gelmediğinde takip etmenin en etkili yollarından biri e-postadır. Pozisyonu, ilginizi ve uygunluğunuzu belirten kısa ama kibar bir e-posta yazın. Becerilerinizi ve niteliklerinizi kısaca belirtin ve portföy veya güncellenmiş özgeçmiş gibi ilgili güncellemeleri veya ekleri sağlayın.
2. İşvereni arayın
E-posta işe yaramazsa bunun yerine işvereni aramayı düşünün. Önceden bir senaryo hazırladığınızdan ve konuşma noktalarınıza sadık kaldığınızdan emin olun. Tekrar kibar ve profesyonel olun ve arama amacınızı açıkça belirtin.
3. LinkedIn’e bağlanın
Diğer bir seçenek de işverenle LinkedIn üzerinden bağlantı kurmaktır. Bu, yeniden temas kurmanın ve pozisyona olan ilginizin devam ettiğini göstermenin müdahalesiz bir yolu olabilir.
4. Karşılıklı Bir Temasa Ulaşın
İşverenle ortak bir iletişiminiz varsa, onlara ulaşıp herhangi bir fikir sağlayıp sağlayamayacaklarını veya sizi doğrudan işverenle bağlantıya geçirip geçiremeyeceklerini sormayı düşünün.
5. Bir Takip Mektubu Gönderin
Son olarak, birden fazla denemeden sonra yanıt alamadıysanız, bir takip mektubu göndermeyi düşünün. Bu, yeniden temas kurmanın ve pozisyona olan ilginizi yinelemenin daha resmi bir yolu olabilir.
Uzun süre yanıt verilmedikten sonra takip etmek sinir bozucu olabilir, ancak ısrarcı ve profesyonel kalmak önemlidir. Bu stratejileri ve en iyi uygulamaları takip ederek işverenlerle yeniden iletişim kurabilir, kararlı ve kararlı bir aday olarak öne çıkabilirsiniz.
Mülakat Sonrası Sonraki Adımlar
İş görüşmenizi tamamladığınız için tebrikler! Artık görüşme bittiğine göre, iş arama deneyiminizden en iyi şekilde yararlanmanızı sağlamak için gerekli adımları atmanız çok önemlidir. Bir sonraki iş görüşmesine hazırlanmanıza yardımcı olacak bazı ipuçları:
1. Görüşmeciden Geri Bildirim Toplayın
Görüşmeden sonra görüşmeciden geri bildirim toplamak için biraz zaman ayırın. Performansınız, neyi iyi yaptığınız ve geliştirebileceğiniz alanlar hakkındaki düşüncelerini sorun. Bu geri bildirim, görüşmecinin bakış açısını daha iyi anlamanıza yardımcı olabilir ve bunu gelecekteki röportajlarınızı geliştirmek için kullanabilirsiniz.
2. Bir Takip Teşekkür E-postası gönderin
Henüz yapmadıysanız, görüşmeyi yapan kişiye bir teşekkür e-postası gönderin. Sizinle röportaj yapmak için ayırdıkları zaman için minnettarlığınızı ifade edin ve pozisyona olan ilginizi yineleyin. Bu e-posta profesyonelliğinizi gösterecek ve görüşmeciye niteliklerinizi hatırlatacaktır.
3. Performansınızı Değerlendirin
Mülakattan sonra performansınızı değerlendirin. Görüşmecinin sorularına verdiğiniz yanıtları, beden dilinizi ve genel sunumunuzu düşünün. Nerede başarılı olduğunuzu ve nerede daha fazla gelişebileceğinizi belirleyin. Bu değerlendirme gelecekteki görüşmelere hazırlanmanıza yardımcı olacaktır.
4. Mülakat Becerilerinizi geliştirin
Geliştirmeniz gereken alanları belirlediyseniz şimdi görüşme becerilerinizi geliştirmenin zamanı geldi. Örneğin, görüşme sırasında sinirleriniz bozuluyorsa önceden rahatlama tekniklerini uygulayın. Veya davranışsal röportaj sorularına vereceğiniz yanıtlar üzerinde çalışmanız gerekiyorsa, potansiyel soruları araştırmaya ve yanıtlarınızı uygulamaya zaman ayırın.
5. Görüşmeciyle Takip
Görüşmeciden bir veya iki hafta içinde yanıt alamazsanız, başvurunuzun durumu hakkında bilgi almak için kibarca takip edin. Takip mesajınızı kısa ve profesyonel tutun. Bir takip görüşmesinin gerekip gerekmediğini veya daha fazla belgenin gerekli olup olmadığını öğrenin.
6. İş Aramanıza Devam Edin
Mülakat konusunda kendinize güveniyor olsanız bile iş aramaya devam etmeniz çok önemlidir. Bir teklif mektubu alana kadar pozisyonun size ait olduğunu varsaymayın. İlgili diğer işlere başvurmaya devam edin ve iş arama becerilerinizi geliştirmek için önceki görüşmelerinizde edindiğiniz deneyimi kullanın.
Mülakat iş arayışınızın sadece ilk adımıdır. Gelecekteki fırsatlar için iyi bir konumda olduğunuzdan emin olmak için proaktif adımlar atmak önemlidir. Geri bildirim alarak, performansınızı değerlendirerek, görüşme becerilerinizi geliştirerek, profesyonel bir şekilde takip ederek ve iş aramaya devam ederek hayalinizdeki işe ulaşma şansınızı artıracaksınız.